Bulut

Barış Sever

İlyas kol saatini kontrol etti. Gece yarısını yaklaşık iki saat geçmişti. Ev ahalisini uyandırmamak için ışıkların yanmadığı karanlık oturma odasında sıkıntıyla volta atıyordu. Pencereden süzülen ay ışığı, girebildiği yerleri gece mavisine boyamış, İlyas'ı her dokunuşunda gizlice aydınlatıyordu.

Uzaklardan tiz bir ıslık sesi yankılanmıştı. İlyas dikkat kesildi. Ardından bir kez daha fakat bu defa kesik bir ıslık çalınmıştı. Ceketini çabukça giyinip ayakkabılarını eline aldı çıplak ayaklarının ucuna basarak, sessizce evden çıktı.
(...)
(Kitabın İçinden)

Hikaye yazarı ve fotoğraf sanatçısı Barış Sever'in ilk öykü kitabı olan Bulut'ta, renk ve biçim bakımından zengin, on dört hikayeyi izliyoruz. Ustaca yaratılmış bir atmosfer içinde geçen, fantastik, gizemli ve ilginç bir öykü olan "Bulut" da kitapta yer alıyor.

Yazar, taksi şoförlüğü yapan bir emekçinin hazin sonunu, maceracı bir kadının pişmanlık duyarak huzurlu ve güven verici aile ortamına dönüşünü, ihtiyar bir babanın, kızının kendisine bakma önerisini onurluca reddedip yıkılmadan tek başına ayakta kalışını, heves ettiği yaşam biçimiyle çalışmaya itildiği işkolu arasında çelişkiye düşen Demir'in özgürlüğü seçişini... ve toplum gerçeğinin canalıcı kesitlerini bir fotoğraf netliğiyle yansıtıyor. Kimi öykülerdeyse, değişik bir kurgu ve anlatım
deneyine girişerek, konuyu "flu"bırakıyor.

Barış Sever öykülerinde, kendi deyişiyle yaşantımızdakine benzer sahnelerin perdesini aralıyor.
(Tanıtım Yazısından)