Türkiye Polisiyeleri Seti 6. Grup (9 Kitap Takım) %25 indirimli

Türkiye Polisiyeleri Seti 6. Grup (9 Kitap Takım)

%5 İNDİRİM
99,00 TL
94,05 TL
Tükendi
0000IDE314639-314639
536417
Türkiye Polisiyeleri Seti 6. Grup (9 Kitap Takım)
Türkiye Polisiyeleri Seti 6. Grup (9 Kitap Takım)
94.05
Şarkılar Susunca / Çağatay Yaşmut
Etiket Fiyatı: 14,00 TL

Beyoğlu Çıkmazı'yla başlayan Başkomiser Galip dizisi yepyeni bir macerayla İstanbul sokaklarındaki serüvenlerine devam ediyor.

Benim için hoş bir ölüm olmazdı. Polis memurlarının celladı yağlı kurşunlar olur genelde. Tren olmaz. Tren altında kalan bir polis hiç duymamıştım. İlk olmak güzel bir duygu değildi. Yanımdan geçen trenin gürültüsünden arkamdan gelen trenin sesini işitememiştim. Çok geç olmadan, bütün gücümle kenara, çakıl taşlarının üzerine uçtum. Raylarla duvar arasındaki dar boşluğa yüzüstü kapaklandım. Kollarımı öne doğru uzatarak, başımı kollarımın arasına soktum. Birkaç saniye boyunca çok şiddetli bir rüzgâr beni yerimden kaldırıp demir tekerleklerin altına almak için uğraştı. Trenin korkunç ve acımasız sesi sağır edercesine kulaklarımda yankılandı. Ölüm kapımı çalmıştı. Hiç geçmeyecek sandığım o saniyeler, sonunda bitti ve tren geçip gitti.

Evet, ölüm kapımı çalmıştı. Ama ben evde yoktum. En azından bu gecelik. Derin bir nefes aldım. Yerden kalkarak, üstümü başımı temizledim. Diz kapaklarım yanıyordu. Kollarım sızlıyordu. Göğüs kafesim acıyordu.

Başkomiser Galip, şarkıcı bir kızın sır dolu ölümünü araştırırken, katilin izi onu nefes kesen bir maceraya sürüklüyor.

360 s. -- 2. Hamur-- Ciltsiz--14 x 20 cm


Beyoğlu Çıkmazı / Çağatay Yaşmut
Etiket Fiyatı: 19 TL

Sol elini göğsüne dayayıp beni olanca gücüyle geri itti. Silahı iki eliyle kavradı. "Uzak dur!" dedi. Tabancanın namlusunu kendine doğru çevirdi, ağzına soktu.

"Dur!" dedim. "Ne yapıyorsun!"

(...)Gerçekten tetiği çeker miydi? Çekerdi!
Silahı ağzından dondurma emer gibi yavaşça kaldırdı. Bu sefer namluyu iri memelerinin arasına gömdü.

"Sıkayım mı?" dedi.
"Bırak şunu" dedim. "Böyle şaka olmaz."

(...)"Yaklaşma" dedi. "Sakın yaklaşma. Vururum kendimi."
(...)"Niye böyle yapıyorsun?" dedim. "Niye bana eziyet ediyorsun? Aklını mı kaçırdın?"
"Delirttin beni. Manyak oldum senin yüzünden."

231 s. -- 2. Hamur-- Ciltsiz--14 x 20 cm


Yüreksöken Cinayetleri / Çağan Dikenelli
Etiket Fiyatı: 10 TL

Sıradışı detektif kahraman Melek Teyze ve oğlu Oğul'un suç dünyası ve mahalleliyle keyifli maceraları devam ediyor...

"Ayol, kendim için bir şey yapıyorsam namerdim valla" dedi Melek Teyze buruşuk yüzünde belli belirsiz görünen alaycı gülüşüyle. "Önemli olan Beyoğlu Emniyet Amirliği'nin onurunu korumak."

"Hay yaşa sen be Melek Teyze" dedi Cevahir. "Böyle giderse katiller bu taraflarda adam öldürmeden önce iki kere düşünmek zorunda kalacak."

"Hadi ama söyle artık ayol, nasıl bir cinayetmiş bu?"

"Bir erkek cesedi Melek Teyze" dedi Cevahir alışkanlıktan bir anda ciddileşerek.

336 s. -- 3. Hamur-- Ciltsiz -- 14 x 20 cm


Kör Fahişe Bıçağı / Richard North Patterson
Etiket Fiyatı: 10 TL

Sıradışı bir detektif kahraman, Melek Teyze:

"Sabahın köründe Melek Teyze'nin gözleri şak diye açılıverdi. Sanki rüyasında bir şeytandan tokat yemiş gibi pörtlemişlerdi. Tavanda asılı duran eski bir dostuna çok önemli bir şey söylüyormuşçasına, 'Katil bakkal olmalı, evet... konservelerin arkasında' dedikten sonra, bir anda yine derin uykunun sakin havuzuna atlayıverdi. Akşam
uyumadan önce polisiye okumuş olmalıydı..."

Ve yanından ayırmadığı, en tehlikeli durumları birlikte göğüslediği Oğul'u:

" 'Oğuul!' diye bağırdı ama bu kızgın ses banyonun kapısında dönen anahtarın 'Çlak'ı karşısında bir çırpıda anlamsızlaşıvermişti. Oğul'u oradan asla çıkaramazlardı artık. Bir işiyorsa üç şeyiyle oynadığı için çişi en az beş dakka sürecek, pek çok sabah vuku bulmasa olmaz bu elem olay da yine dedenin altına kaçırmasıyla sona erecek ve zavallı ihtiyar her zamanki gibi hüngür hüngür ağlayıp ev sakinlerinin yüreklerini burkacaktı. O da nedense biçare Oğul'un spastik olduğunu, böyle şımarıklıklar yapmasının önüne geçilemeyeceğini bir türlü anlayamıyordu. Yaşlılık işte..."

248 s. -- 3. Hamur-- Ciltsiz -- 14 x 20 cm


Resim Cinayetleri / Armağan Tunaboylu
Etiket Fiyatı: 13 TL

"Gülmem onu sinirlendirdi. İki adımda yanıma gelip yakama yapıştı: 'Resimleri nereye sakladın?' İlk defa yüzlerimiz bu kadar birbirine yakındı, şimdi öpsem ne yapardı? Sonra gözümü göğsüne kaydırdım, işte burada gördüklerimle daha çabuk hipnotize olurdum. Tam da oluyordum, salonun kapısında gürültüler oldu. Asım Ağbi ve Nihat içeri girmişti. 'Hayır bilmiyoruz, yumurtla bakalım gerisini' dedi Asım Ağbi. Salonda volta atmaya başladım. Benim sahnemdi, rolüme fazla çalışmamışım ama altından kolayca kalkabileceğime inanıyordum, yeter ki teklemeyeyim. 'Uzatma traşı' dedi Asım Ağbi. Yapmak istediğim dramatik etkiyi bir anda yerle bir etmişti gene. Bir daha başıma cinayet açıklamak gibi bir durum gelirse Asım Ağbi'yi arayacaktım. Asım Ağbi ramazan topu gibi bir sesle, 'Otur oturduğun yere' dedi. Ben bile karşıma çıkan ilk koltuğa attım kendimi. Tansu iyice sararıp bozarmaya başlamıştı. Ağzından birkaç 'saçmalık ama bu' gibi laf döküldü, sonra ağlamaklı, nefretle bakarken hiç de güzel, hiç de seksi değildi. Neresini beğendim bu kızın diye kendime sordum. Bundan sonra sahne Asım Ağbi'nindi. Alkışlar, çığlıklar arasında indim. Bütün stadyum inliyor, 'Metin... Metin' diye bağırıyordu. 'Ağbi ben gidiyorum' dedim. Bu benim son repliğimdi."

342 s. -- 2. Hamur-- Ciltsiz -- 14 x 20 cm


Yıldız Cinayetleri / Armağan Tunaboylu
Etiket Fiyatı: 12 TL

Asım Ağbi, "hadi oradan" der gibi bakıyordu. Asım Ağbi her zaman aynı biçimde bakardı. Tek kas oynamazdı yüzünde ama siz ondan çok farklı anlamlar çıkarırdınız. Anlam çıkarmaya devam ettim. Bakışlarda acıma vardı, iğrenme vardı. Aldırmadım, ne de olsa kusmukların içinde oturan o değil, bendim...

238 s. -- 2. Hamur-- Ciltsiz -- 14 x 20 cm






Kayıp Adada Cinayet! / Hasan Doğan
Etiket Fiyatı: 10 TL

"Bahçe kapısından geçip henüz adımımı atmıştım ki, bir vınlamayla yerimde kaldım. Kendimi yere attığımda başımın üzerinden sersem sepelek üç ateş topunun geçtiğini gördüm. Her kimse, nerede olduğumu kestiriyor, ancak elinde tuttuğu kırkbeşliği nasıl kullanması gerekiğini bilmiyordu. (...) Onu aldım. Belime doladığı bacaklarından tutarak çevirdim, hemen girişteki makyaj masasının üzerine oturttum. Yüzüne, gözlerinin içine baktım. Dudakları aralık, sabit gözlerle çeneme, boynuma bakıyordu. Dört beş yıllık alışkanlıkla açtığım pantolon düğmelerimi benden bile hızlı, anlayamadığım bir serilikle açmıştı. Kasıklarımı tutup kendine çekti, bacaklarının arasına alırken avuçlayıp sıkmayı da ihmal etmedi. (...)
Hızlı fotoğrafçının göğsüne iyi hazırlanmış bir 'üstad Lao yumruğu' oturtup, yerde sırtüstü yatan ızbandutun boğazına bu kez sol ayağımın içiyle kibar bir 'do tekmesi' savurdum. İkisi de bir kaç saat sonra gözlerini açmak üzere son nefeslerini verip hareketsiz kaldılar."

Yakıcı bir coğrafya, cinsellik ve şiddetle harmanlanmış, soluk soluğa okunacak bir kitap. Kayıp Adada Cinayet, ustalıkla işlenmiş, okurunu ayrıntılardaki ipuçlarıyla ödüllendiren zeka ürünü bir roman. Hasan Doğan, Türk polisiyesine yepyeni bir tarz, bambaşka bir soluk getiriyor. Aynı zamanda tıpkı bir gezi rehberi niteliğindeki her kitabıyla bizi farklı ülkelere, farklı cinayetlere götürüyor... Götürecek.

166 s. -- 3. Hamur-- Ciltsiz -- 11 x 18 cm


Kertenkelenin Uykusu / Nihan Taştekin
Etiket Fiyatı: 9 TL

Artık Türkiye'de de iyi polisiye var... Artık Türkiye'de de iyi polisiye yazan, ayrıntıların gerçek tadını çıkaran, "iyi polisiye, daha da iyi edebiyattır" sözünü kanıtlayan bir kadın polisiye yazarımız var.

Usta gerilim ürünü Kertenkelenin Uykusu, "Türkiye'de de iyi polisiye yazılır" diyenleri doğrulayan yepyeni bir polisiye yazarını müjdeliyor: Nihan Taştekin.

Maceraperest Kitaplar; Türk polisiye edebiyatına bir yazarı daha gururla sunuyor.

174 s. -- 3. Hamur-- Ciltsiz -- 11 x 18 cm


Siyah Beyaz / Birol Oğuz
Etiket Fiyatı: 9 TL

Oğlak Yayınları, hem okuma hem de yazarlık açısından meraklıları giderek artan polisiye türünde, bu kez bizden iki yeni ad daha sunuyor:

Yeni yazarımız Birol Oğuz ve onun usta hafiyesi Suat Erez...

Yeni yazarımız, yirmi yıldır Türkiye'de yaşayan ve artık vatandaşımız olarak Birol Oğuz adını taşıyan bir İngiliz... Birol Oğuz, İngiliz polisiyesinin soğukkanlı ve araştırmacı tadını, klasik polisiyenin kurallarıyla ustalıkla birleştirmiş...

Eski bir polis olan kahramanımız Suat Erez ise, yabancı dil bilgisi, yaşına rağmen görmüş geçirmişliği, keskin zekası ve yılmak bilmeyen araştırmacılığıyla polisiyenin zehir hafiyelerinin arasında, daha ilk macerasıyla kendine iyi bir yer kapıyor.

151 s. -- 3. Hamur-- Ciltsiz -- 11 x 18 cm

  • Açıklama
    • Şarkılar Susunca / Çağatay Yaşmut
      Etiket Fiyatı: 14,00 TL

      Beyoğlu Çıkmazı'yla başlayan Başkomiser Galip dizisi yepyeni bir macerayla İstanbul sokaklarındaki serüvenlerine devam ediyor.

      Benim için hoş bir ölüm olmazdı. Polis memurlarının celladı yağlı kurşunlar olur genelde. Tren olmaz. Tren altında kalan bir polis hiç duymamıştım. İlk olmak güzel bir duygu değildi. Yanımdan geçen trenin gürültüsünden arkamdan gelen trenin sesini işitememiştim. Çok geç olmadan, bütün gücümle kenara, çakıl taşlarının üzerine uçtum. Raylarla duvar arasındaki dar boşluğa yüzüstü kapaklandım. Kollarımı öne doğru uzatarak, başımı kollarımın arasına soktum. Birkaç saniye boyunca çok şiddetli bir rüzgâr beni yerimden kaldırıp demir tekerleklerin altına almak için uğraştı. Trenin korkunç ve acımasız sesi sağır edercesine kulaklarımda yankılandı. Ölüm kapımı çalmıştı. Hiç geçmeyecek sandığım o saniyeler, sonunda bitti ve tren geçip gitti.

      Evet, ölüm kapımı çalmıştı. Ama ben evde yoktum. En azından bu gecelik. Derin bir nefes aldım. Yerden kalkarak, üstümü başımı temizledim. Diz kapaklarım yanıyordu. Kollarım sızlıyordu. Göğüs kafesim acıyordu.

      Başkomiser Galip, şarkıcı bir kızın sır dolu ölümünü araştırırken, katilin izi onu nefes kesen bir maceraya sürüklüyor.

      360 s. -- 2. Hamur-- Ciltsiz--14 x 20 cm


      Beyoğlu Çıkmazı / Çağatay Yaşmut
      Etiket Fiyatı: 19 TL

      Sol elini göğsüne dayayıp beni olanca gücüyle geri itti. Silahı iki eliyle kavradı. "Uzak dur!" dedi. Tabancanın namlusunu kendine doğru çevirdi, ağzına soktu.

      "Dur!" dedim. "Ne yapıyorsun!"

      (...)Gerçekten tetiği çeker miydi? Çekerdi!
      Silahı ağzından dondurma emer gibi yavaşça kaldırdı. Bu sefer namluyu iri memelerinin arasına gömdü.

      "Sıkayım mı?" dedi.
      "Bırak şunu" dedim. "Böyle şaka olmaz."

      (...)"Yaklaşma" dedi. "Sakın yaklaşma. Vururum kendimi."
      (...)"Niye böyle yapıyorsun?" dedim. "Niye bana eziyet ediyorsun? Aklını mı kaçırdın?"
      "Delirttin beni. Manyak oldum senin yüzünden."

      231 s. -- 2. Hamur-- Ciltsiz--14 x 20 cm


      Yüreksöken Cinayetleri / Çağan Dikenelli
      Etiket Fiyatı: 10 TL

      Sıradışı detektif kahraman Melek Teyze ve oğlu Oğul'un suç dünyası ve mahalleliyle keyifli maceraları devam ediyor...

      "Ayol, kendim için bir şey yapıyorsam namerdim valla" dedi Melek Teyze buruşuk yüzünde belli belirsiz görünen alaycı gülüşüyle. "Önemli olan Beyoğlu Emniyet Amirliği'nin onurunu korumak."

      "Hay yaşa sen be Melek Teyze" dedi Cevahir. "Böyle giderse katiller bu taraflarda adam öldürmeden önce iki kere düşünmek zorunda kalacak."

      "Hadi ama söyle artık ayol, nasıl bir cinayetmiş bu?"

      "Bir erkek cesedi Melek Teyze" dedi Cevahir alışkanlıktan bir anda ciddileşerek.

      336 s. -- 3. Hamur-- Ciltsiz -- 14 x 20 cm


      Kör Fahişe Bıçağı / Richard North Patterson
      Etiket Fiyatı: 10 TL

      Sıradışı bir detektif kahraman, Melek Teyze:

      "Sabahın köründe Melek Teyze'nin gözleri şak diye açılıverdi. Sanki rüyasında bir şeytandan tokat yemiş gibi pörtlemişlerdi. Tavanda asılı duran eski bir dostuna çok önemli bir şey söylüyormuşçasına, 'Katil bakkal olmalı, evet... konservelerin arkasında' dedikten sonra, bir anda yine derin uykunun sakin havuzuna atlayıverdi. Akşam
      uyumadan önce polisiye okumuş olmalıydı..."

      Ve yanından ayırmadığı, en tehlikeli durumları birlikte göğüslediği Oğul'u:

      " 'Oğuul!' diye bağırdı ama bu kızgın ses banyonun kapısında dönen anahtarın 'Çlak'ı karşısında bir çırpıda anlamsızlaşıvermişti. Oğul'u oradan asla çıkaramazlardı artık. Bir işiyorsa üç şeyiyle oynadığı için çişi en az beş dakka sürecek, pek çok sabah vuku bulmasa olmaz bu elem olay da yine dedenin altına kaçırmasıyla sona erecek ve zavallı ihtiyar her zamanki gibi hüngür hüngür ağlayıp ev sakinlerinin yüreklerini burkacaktı. O da nedense biçare Oğul'un spastik olduğunu, böyle şımarıklıklar yapmasının önüne geçilemeyeceğini bir türlü anlayamıyordu. Yaşlılık işte..."

      248 s. -- 3. Hamur-- Ciltsiz -- 14 x 20 cm


      Resim Cinayetleri / Armağan Tunaboylu
      Etiket Fiyatı: 13 TL

      "Gülmem onu sinirlendirdi. İki adımda yanıma gelip yakama yapıştı: 'Resimleri nereye sakladın?' İlk defa yüzlerimiz bu kadar birbirine yakındı, şimdi öpsem ne yapardı? Sonra gözümü göğsüne kaydırdım, işte burada gördüklerimle daha çabuk hipnotize olurdum. Tam da oluyordum, salonun kapısında gürültüler oldu. Asım Ağbi ve Nihat içeri girmişti. 'Hayır bilmiyoruz, yumurtla bakalım gerisini' dedi Asım Ağbi. Salonda volta atmaya başladım. Benim sahnemdi, rolüme fazla çalışmamışım ama altından kolayca kalkabileceğime inanıyordum, yeter ki teklemeyeyim. 'Uzatma traşı' dedi Asım Ağbi. Yapmak istediğim dramatik etkiyi bir anda yerle bir etmişti gene. Bir daha başıma cinayet açıklamak gibi bir durum gelirse Asım Ağbi'yi arayacaktım. Asım Ağbi ramazan topu gibi bir sesle, 'Otur oturduğun yere' dedi. Ben bile karşıma çıkan ilk koltuğa attım kendimi. Tansu iyice sararıp bozarmaya başlamıştı. Ağzından birkaç 'saçmalık ama bu' gibi laf döküldü, sonra ağlamaklı, nefretle bakarken hiç de güzel, hiç de seksi değildi. Neresini beğendim bu kızın diye kendime sordum. Bundan sonra sahne Asım Ağbi'nindi. Alkışlar, çığlıklar arasında indim. Bütün stadyum inliyor, 'Metin... Metin' diye bağırıyordu. 'Ağbi ben gidiyorum' dedim. Bu benim son repliğimdi."

      342 s. -- 2. Hamur-- Ciltsiz -- 14 x 20 cm


      Yıldız Cinayetleri / Armağan Tunaboylu
      Etiket Fiyatı: 12 TL

      Asım Ağbi, "hadi oradan" der gibi bakıyordu. Asım Ağbi her zaman aynı biçimde bakardı. Tek kas oynamazdı yüzünde ama siz ondan çok farklı anlamlar çıkarırdınız. Anlam çıkarmaya devam ettim. Bakışlarda acıma vardı, iğrenme vardı. Aldırmadım, ne de olsa kusmukların içinde oturan o değil, bendim...

      238 s. -- 2. Hamur-- Ciltsiz -- 14 x 20 cm






      Kayıp Adada Cinayet! / Hasan Doğan
      Etiket Fiyatı: 10 TL

      "Bahçe kapısından geçip henüz adımımı atmıştım ki, bir vınlamayla yerimde kaldım. Kendimi yere attığımda başımın üzerinden sersem sepelek üç ateş topunun geçtiğini gördüm. Her kimse, nerede olduğumu kestiriyor, ancak elinde tuttuğu kırkbeşliği nasıl kullanması gerekiğini bilmiyordu. (...) Onu aldım. Belime doladığı bacaklarından tutarak çevirdim, hemen girişteki makyaj masasının üzerine oturttum. Yüzüne, gözlerinin içine baktım. Dudakları aralık, sabit gözlerle çeneme, boynuma bakıyordu. Dört beş yıllık alışkanlıkla açtığım pantolon düğmelerimi benden bile hızlı, anlayamadığım bir serilikle açmıştı. Kasıklarımı tutup kendine çekti, bacaklarının arasına alırken avuçlayıp sıkmayı da ihmal etmedi. (...)
      Hızlı fotoğrafçının göğsüne iyi hazırlanmış bir 'üstad Lao yumruğu' oturtup, yerde sırtüstü yatan ızbandutun boğazına bu kez sol ayağımın içiyle kibar bir 'do tekmesi' savurdum. İkisi de bir kaç saat sonra gözlerini açmak üzere son nefeslerini verip hareketsiz kaldılar."

      Yakıcı bir coğrafya, cinsellik ve şiddetle harmanlanmış, soluk soluğa okunacak bir kitap. Kayıp Adada Cinayet, ustalıkla işlenmiş, okurunu ayrıntılardaki ipuçlarıyla ödüllendiren zeka ürünü bir roman. Hasan Doğan, Türk polisiyesine yepyeni bir tarz, bambaşka bir soluk getiriyor. Aynı zamanda tıpkı bir gezi rehberi niteliğindeki her kitabıyla bizi farklı ülkelere, farklı cinayetlere götürüyor... Götürecek.

      166 s. -- 3. Hamur-- Ciltsiz -- 11 x 18 cm


      Kertenkelenin Uykusu / Nihan Taştekin
      Etiket Fiyatı: 9 TL

      Artık Türkiye'de de iyi polisiye var... Artık Türkiye'de de iyi polisiye yazan, ayrıntıların gerçek tadını çıkaran, "iyi polisiye, daha da iyi edebiyattır" sözünü kanıtlayan bir kadın polisiye yazarımız var.

      Usta gerilim ürünü Kertenkelenin Uykusu, "Türkiye'de de iyi polisiye yazılır" diyenleri doğrulayan yepyeni bir polisiye yazarını müjdeliyor: Nihan Taştekin.

      Maceraperest Kitaplar; Türk polisiye edebiyatına bir yazarı daha gururla sunuyor.

      174 s. -- 3. Hamur-- Ciltsiz -- 11 x 18 cm


      Siyah Beyaz / Birol Oğuz
      Etiket Fiyatı: 9 TL

      Oğlak Yayınları, hem okuma hem de yazarlık açısından meraklıları giderek artan polisiye türünde, bu kez bizden iki yeni ad daha sunuyor:

      Yeni yazarımız Birol Oğuz ve onun usta hafiyesi Suat Erez...

      Yeni yazarımız, yirmi yıldır Türkiye'de yaşayan ve artık vatandaşımız olarak Birol Oğuz adını taşıyan bir İngiliz... Birol Oğuz, İngiliz polisiyesinin soğukkanlı ve araştırmacı tadını, klasik polisiyenin kurallarıyla ustalıkla birleştirmiş...

      Eski bir polis olan kahramanımız Suat Erez ise, yabancı dil bilgisi, yaşına rağmen görmüş geçirmişliği, keskin zekası ve yılmak bilmeyen araştırmacılığıyla polisiyenin zehir hafiyelerinin arasında, daha ilk macerasıyla kendine iyi bir yer kapıyor.

      151 s. -- 3. Hamur-- Ciltsiz -- 11 x 18 cm

      Stok Kodu
      :
      0000IDE314639-314639
      Boyut
      :
      14.0x20.0
      Sayfa Sayısı
      :
      1
      Kapak Türü
      :
      Ciltsiz
      Kağıt Türü
      :
      2. Hamur
      Dili
      :
      Türkçe
  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
  • Yayınevinin diğer kitapları
Kapat